Bediüzzaman'dan Siyasi ve İçtimai Tespitler

Bediüzzaman'dan Siyasi ve İçtimai Tespitler

0.0
Stok (582)

Bediüzzaman'dan Siyasi ve İçtimai Tespitler

Bediüzzaman'dan Siyasi ve İçtimai Tespitler

0.0
Listeme Ekle
Stok (582)
%100
SUCEK MEDYA
Mağaza Detay
TEKNİK BİLGİLER
YAZAR
MUSTAFA TOPÖZ
STOK KODU
04 01 02 03
KISA KODU
SB0073
BARKOD
239
KAĞIT CİNSİ
KÜLTÜREL KİTAPLAR
KOLİ ADEDİ
108
AĞIRLIK
0,1
EN / BOY
15 X 21

ÖZELLİKLER
  • Sayfa Sayısı: 168 Sayfa
  • Cilt: 1. sınıf sert karton kapak

ARKA KAPAK YAZISI

Bu çalışma, İslam'ın siyasi ve içtimai hayata bakan düstur ve olçülerini tespit edebilmek adına, Münazarat Risalesi üzerinde yapılan bir 'tespit' çalışmasıdır.

Bu gayeyle zaman, mekan ve şahıslara değil, sadece Hazret-i Üstad'ın verdiği cevaplardaki ilmi tahlil ve izahlara dikkat etmeye çalıştık. Bu tahlil ve izahları, rahata anlaşılabilmeleri için şerh etmeye gayret ettik .

Başlıklar altında beyan etmeye çalıştığımız ölçü ve düsturların göreceli, 'bizce' ve nazari birer çıkarım olmadıklarının anlaşılması için de Münazarat Risalesindeki orijinal ifadeleri çerçeve içine alarak altlarına yazdık.

ÖNSÖZ

Bediüzzaman Hazretleri, hayatının 1921 baharına kadar olan 44 senelik dönemini ‘Eski Said Dönemi’ diye isimlendirir. Hazret-i Üstad, hayatının bu döneminde siyasetle İslâm’a hizmet etmeyi düşünmüştür. Bunun için İslâm’ın siyasî ve içtimaî hayatıyla ciddi anlamda meşgul olup bu alanlara kalemiyle, sözleriyle ve eylemleriyle etkili bir surette müdahale etmiştir.

Doğu vilâyetlerini temsilen Rumeli seyahatinde Sultan Reşat’a refakat etmesi; bu seyahatinde kalabalık halk topluluklarına nutukta bulunması; İstanbul’da kahvehaneleri tek tek dolaşıp Kürt hamallara ve Güney Doğu’daki şehirleri gezip Kürt aşiretlerine 2. Meşrutiyetin maslahatlarını izah ederek onları ikna etmeye çalışması; 31 Mart olaylarında tek bir nutukla, ayaklanan sekiz tabur askeri yatıştırarak komutanlarına itaate sevk etmesi; İngilizlerin İstanbul’u işgali esnasında, onların bütün sinsi ve hain planlarını bozan Hutuvât-ı Sitte isimli eserini telif edip perde altında neşretmesi; Osmanlı’nın en yüksek ve seçkin bir ilmî teşkilâtı olan Dârü’l-Hikmeti’l-İslâmiye’de aza olması; İngiliz baskısı altında İstanbul’da yayınlanan Şeyhü’l-İslâm fetvasına karşı bir fetva yayınlayarak, Anadolu’da başlatılan Kuva-yı Milliye hareketlerini ‘cihat’ ve bu hareketlere katılanları ‘mücahit’ olarak ilan ederek İstiklâl Harbi’ne çok ciddi bir destek vermesi gibi daha pek çok örnekler gösterir ki Eski Said döneminde Bediüzzaman Hazretleri, siyasetin ve içtimaî hayatın merkezindeydi. Bütün maddî ve manevi müktesebâtıyla Osmanlı’nın ve ümmetin içine düştüğü dehşetli sıkıntılardan kurtulabilmesi adına mücadele ve mücahede etmiştir.

Bediüzzaman Hazretlerinin, çok ağır bedeller ödeyerek ortaya koyduğu bu mücadelesini ve bu mücadelenin miras bıraktığı tecrübî birikimi görmezden gelerek, onun, fikrî planda sadece iman davasıyla meşgul olduğunu ve bir ‘eylem adamı’ olmadığını iddia etmek, hakikate ve vâkıaya uygun bir yaklaşım tarzı değildir.

Dolayısıyla siyasî idarecilerini belirleyen, yönetim şeklini tayin eden, güncel siyaseti takip ederek cüretle yorumlar yapıp hükümler veren biz seçmenlerle, bizleri maddeten yöneten siyasî idarecilerin ve manen yönlendiren kanaat önderlerinin, Bediüzzaman Hazretlerinin siyasî ve içtimâi birikiminden istifade etmesinin özellikle de bu zamanda büyük bir önemi olduğunu düşünüyoruz.

İşte tam bu bağlamda, ‘Münâzarât Risalesi’ ayrı bir öneme sahiptir. Bu risale, 1911’de 2. Meşrutiyet’in üçüncü senesinde, ortaya çıkan hürriyet ve af ortamında, İslâmislâmiyet dairesindeki meşrutiyeti tanıtmak ve kabul ettirmek için Bediüzzaman Hazretleri ile Güneydoğu’daki Kürt aşiretler arasında soru-cevap tarzında cereyan eden konuşmalardan oluşur. Bunun içinde İslâm’ın siyasî ve içtimaî

Öne Çıkan Ürünler

Sizin için Seçtiklerimiz

Benzer Ürünler